Ana Sayfa » islamiyet » Veda Hutbesi

Veda Hutbesi


Veda Hutbesi

Hz. Peygamber’in, hicri 10. yılda yaptığı Veda Haccında sayıları yüz on dört bini bulan hacıya hitaben irad ettiği hutbedir. Hz. Peygamber bu son hutbesinde, bundan sonra bir daha haccedemeyeceğini bildirip vefatının yaklaştığını ima ettiği, sonraki gelen günler de onun bu sözlerini doğruladığı için bu hacca Veda Haccı, bu hac esnasında irad ettiği hutbeye de Veda Hutbesi adı verildi.

Veda Hutbesi her ne kadar tek bir hutbe imiş gibi kabul edilmekteyse de, gerçekte bu hutbe, Arafat’ta, Mina’da ve bir gün sonra yine Mina’da olmak üzere arafe günü ile bayramın birinci ve ikinci günlerinde parça parça irad edilmiştir. Değişik yer ve zamanda irad edildiği için de hutbe, birçok kişi tarafından birbirinden farklı şekillerde rivayet edilmiş; kişinin ya da grubun duyduğunu diğerleri işitmediğinden, hutbenin tamamının biraya toplanmasında bu farklı rivayetlerden yararlanılmış ve daha sonraki yıllarda bu üç ayrı yer ve zamanda buyurulan hutbe tek bir hutbe olarak bir araya getirilmiştir.

VEDA HUTBESİ UZUN HALİ

“Allah’a hamd olsun. O’nu över, O’na şükrederiz. O’ndan yardım umarız. O’ndan bağışlanma dileriz, tevbe ederek O’na yöneliriz.

  • Nefislerimizin kötülük telkin­lerinden ve kötü ameller işlemesinden Allah’a sığınırız.
  • Allah kime doğruyu göste­rirse, kimse onu hak yoldan uzaklaştıra­maz. Kimin de hak yoldan uzaklaşmasına özgürlük tanırsa, kimse ona doğruyu gös­teremez.
  • Tek Allah’tan başka ilah olma­dığını, tek olduğunu ve hiçbir ortağı bulunmadığını kabul ve tasdik ederim. Muhammed’in O’nun kulu ve Rasûlü olduğunu kabul ve tasdik ederim.

Ey Allah’ın kulları, size Allah’a sığın­manızı, emirlerine yapışmanızı, günahlar­dan arınmanızı, azabından korunmanızı öğütlerim. Size tekrar tekrar, O’na itaati tavsiye ederim. Sözlerime hayırlı olanla, O’nun izni ve yardımıyla başlıyorum

Can ve Mal Emniyeti

  • Ey İnsanlar! Beni dinleyin, size bazı açıklamalar yapacağım. Bu yıldan sonra, bir daha burada sizinle buluşup buluşamayacağımı bilemiyorum.
  • Ey İnsanlar! Hangi ayda, hangi günde, hangi ülkede olduğunuzu biliyor musu­nuz?
  • İnsanlar: “Saygıya layık korunan bir günde, dokunulmazlığı olan ülkede ve bir ayda” dediler.
  • Ey İnsanlar! Kanlarınız, canlarınız, yaşa­ma hakkınız, mallarınız, namuslarınız, haysiyet ve şerefleriniz, vücut bütünlü­ğünüz Rabbinizle buluşacağınız güne ka­dar bu ayınızda, bu beldenizde, bu günü­nüzün saygıya, korunmaya layık olduğu gi­bi, saygıya ve korunmaya layıktır, doku­nulmazdır. Ancak İslam’ın belirlediği cezalar müstesnadır
  • Ey İnsanlar! Sözlerimi iyi dinleyin ve ona göre yaşayın. Kimseye, gönül rızası olmadıkça, kardeşi­nin malı helal değildir.
  • Müslümanın kim olduğunu size anlata­yım mı? Müslümanların, dilinden ve elin­den zarar görmediği kişidir.
  • Müminin insanların mallarına ve canlarına za­rarı dokunmayacağından emin olduğu ki­şidir.
  • Muhacirin kim olduğunu size anlatayım mı? Kötülükleri ve günah işlemeyi terk eden kişidir.
  • Mücahidin kim olduğunu size söyleye­yim mi? Allah’a itaat yolunda nefsiyle mücadele eden kişidir.
  • Bu günün dokunulmazlığı gibi, müminin mümine zarar vermesi haramdır. Etini yeme mesabesinde olan müminin mümini gıybeti de haramdır. Namus ve haysiyetine zarar vermesi de haramdır. Müminin yü­züne tokat vurmak da mümine haramdır. Kanını akıtması haramdır. Onu itip kakarak incitmesi de haramdır.

Adalet – Zulüm

Benim sözlerimi iyi dinleyin ki, huzurlu yaşamaya devam edesiniz. Sakın haksızlık yapmayın ve zulmetmeyin. Sakın baskı, zulüm ve işkenceye alet olmayın. Sakın zulme boyun eğmeyin. Haksızlığa rı­za göstermeyin. İyice anlatabildim mi? Allah’ım, Sen de şahit ol.

Hesap Verme Şuuru:

Ashabım! Siz Rabbinizin huzuruna varacaksınız, size işlediğiniz amellerin hesabını sorulacak. İyice tebliğ edebildim mi? Allah’ım, Sen de şahit ol!

Ticaret Ahlakı:

Ey İnsanlar, Allah’a sığının, emirlerine yapışın, azabından korunun. İnsanların mallarını eksik teslim etmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmakta ve küfürde ileri git­meyin

Emanete Riayet:

Ashabım! Kimin yanında bir emanet varsa, bu emaneti sahibine versin. Size hediye verene hediye ile karşılık verin. Kefil borçlu gibidir. Borcun ödenmesi gerekir

Kavmiyetçilik:

Soyunuzdan sopunuzdan medet umarak benim yanıma yaklaşmayın. İşlediğiniz ameller ile yanıma gelin. Ben bütün insanlara da, size de aynı şey­leri söylüyorum.

Faiz:

Dikkat edin! Cahiliye döneminin faizli alışverişlerinin hepsi kaldırılmıştır. Yüce Allah, kaldırılan ilk fa­izin, Abbas b. Abdilmuttalib’inki olmasına hükmetmiştir. Ancak anaparalarınız sizindir. Ne siz haksızlık edebilirsiniz, ne de haksız­lığa uğratılacaksınız. Allah, faizli alışverişin yapılmayacağını icrası kesin hüküm haline getirdi. Kaldıracağım ilk faiz amcam Ab­bas b. Abdulmuttalib’in faizidir.

Kan Davaları:

Ashabım! Şunu belirteyim ki, Cahiliye dönemindeki bütün kan, su ve mal dava­ları, kıyamet gününe kadar şu ayaklarımın altındadır. Kıyamet gününe kadar Cahiliye döneminde var olan kan da­vaları kaldırılmıştır, kaldıracağımız ilk kan davası, Amir (İyâs) b. Rebîa b. el-Hâris b. Abdülmuttalib’in kan davasıdır. O Sa’d b. Leysoğulları’nda süt anneye verilmiş bir çocuktu. Hüzeyl, onu öldürdü. İyice tebliğ edebildim mi? İnsanlar; ‘Elbette tebliğ ettin’, dediler

-Allah’ım Sen de şahit ol! Burada bulu­nanlar sözlerimi bulunmayanlara iletsin.

Kabe ve Hacılara Hizmet:

Kâbe hizmetkârlığı ve hacıların su ihtiya­cını karşılama dışında cahiliye devrinin hükümet görevleri kaldırılmıştır.

Kısas:

Kasten adam öldürmenin cezası, kısas­tır. Kasten öldürmeye benzeyen cinayet, sopa ve taşla öldürmedir. Diyeti, yüz deve­dir. Kim daha fazlasını isterse, o İslam’ı benimsemeyen Cahiliye dönemini özleyen biridir. En büyük Allah düşmanı, kendisine herhangi bir kastı olmayan birini sebepsiz yere öldürendir, kendisine el kaldırmayana sebepsiz yere vurandır.

Cezanın Şahsiliği

Ey İnsanlar! Sizi uyarıyorum, herkes yal­nızca kendi işlediği suçtan sorumludur. Suçlu evlattan dolayı baba sorumlu tutula­maz, suçlu babadan dolayı evlat da sorum­lu tutulamaz.

Şeytanın Tuzakları:

Ey İnsanlar! Şeytan, sizin bu toprakla­rınızda kendisine tapınılmasından ümit kesmiş bulunuyor. Ancak, bunun dışındaki önemsiz gördüğünüz davranışlarda, ara­nızda çıkardığı fitne fesatla sizi birbirinize düşürdüğünde sözünün dinlenmesinden hoşnut olacaktır. Dininizde sebat ederek, dininize sahip çıkarak, şeytanın, şeytan tıynetli ahlaksız azgınların, şeytani düzen­lerin vesvesesinden, dalaveresinden kendi­nizi koruyun.

Yalan Yemin:

Ey İnsanlar, yalan yere Allah’ın adını anarak yemin etmeyin. Yalan yere Allah adına yemin edenin yalanını Allah açığa çıkarır.

Haram Aylar ve Savaş Hükümleri:

Ey İnsanlar! Zaman, Allah’ın gökleri ve yeri yarattığı gündeki düzenli sistemine girerek seyrediyor. Ayların sayısı, on ikidir. Dört tanesi, savaşın haram olduğu aylar­dır. Bunlardan üçü birbiri peşinden gelir. Biri tektir. Bunlar Zilkade, Zilhicce, Mu­harrem ve Cumade’l-ahire ile Şaban ara­sındaki Mudar kabilesinin adını koyduğu ay Recep’tir. Onlar bir yıl, Safer ayını helal sayıyorlar, bir yıl Muharrem’i haram sayıyorlardı. Safer ayını bir yıl haram sayıyorlar, Muharrem ayını bir yıl helal sayıyorlardı. Nesî (yıla ekleme), işte budur.

Kadın Hakları:

Ey İnsanlar! Kadınlarınızın sizlerin hayat arkadaşlarıdır. Siz onları Allah’ın emaneti olarak aldı­nız. Allah’ın emri ve hükmüyle onlarla iliş­kiyi helal edindiniz. Sizin onların üzerinde haklarınız vardır. Onların da sizin üzerinizde hakları vardır. Sizin onlardaki hakkınız, minderinize sizden başkasını oturtmama­ları, meşru işlerde size karşı çık­mamalarıdır.Şayet bunları yaparlarsa, meşru, örfe uygun ölçüler içerisinde rızıklarını ve giyimlerini sağlama sorumluluğunuz vardır. Eğer onlara vuracak olursanız hafif­çe, incitmeden vurun.

Köleler ve Cariyeler:

Ey İnsanlar! Meşru şekilde sahip oldu­ğunuz, köle ve cariyelerinize,  bağlı işçilerinize ha­yırla muameleyi size tavsiye ederim.Sof­ranızda bulunanları ölçü alarak onların ka­rınlarını doyurun ve giydiklerinizi ölçü alarak onların giyimlerini sağlayın. Affetmeyi düşünmediğiniz bir suç işledikleri takdirde aranızda aynı cins­ten suç işleyenlere uyguladığınız cezaları ölçü alınız. Onlara eziyet ve işkence etmeyiniz!

İslama Davet:

Ey İnsanlar! Yeryüzü Allah ve Rasûlüne aittir. İnsanlar, ‘Allah’tan başka ilah yok­tur’ deyip, benim Allah’ın Rasûlü olduğu­mu kabul edinceye kadar, insanlarla mücadele etmem, savaşmam emredildi. İn­sanlar kelime-i tevhidi söyleyince, kan­larını, canlarını ve mallarını korumuş olur­lar. Ancak İslam’ın koyduğu sorumluluk gereği uygulanan gerekçeli karara dayalı cezalar müstesnadır. Ahiretteki hesapları ise Allah’a aittir!

İki Emanet Kuran ve Sünnet:

Ey Müminler, benden sonra küfre dön­meyin, birbirinin boynunu vuran kafirler haline gelmeyin. Size, sımsıkı sarıldığınız sürece asla hak yoldan uzaklaşmayacağınız iki şey bıraktım. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Rasûlü’nün sünnetidir. Bunlarla amel ediniz. Bir de soyumdan yakınlarımı, Ehl-i beytimi bıraktım.

Eşitlik:

Ey insanlar! Rabbiniz birdir, babanız bir­dir. İslam’da insanlar eşittir. Hepiniz Adem’in çocuklarısınız, Adem de toprak­tan yaratıldı. Allah katında en değerliniz, en çok Allah’a sığınanız, emirlerine yapışa­nınız, günahlardan arınanınız, azabından korunanızdır. Bir Arab’ın, Arap olmaya­na, bir başkasının Arab’a, bir siyahın bir kızıl deriliye, bir kızıl derilinin bir siyaha, takvanın dışında bir üstünlük sebebi yok­tur.

Ey İnsanlar! Görünürdeki organları kesil­miş bir Habeşli bile başınıza getirilse, size Allah’ın kitabındaki hükümleri uyguladığı sürece, dinleyin ve itaat edin.

Son Peygamber:

Ey İnsanlar! İyi dinleyin! Bütün peygam­berlerin daveti geçmişte kalmış, görevleri sona ermiştir. Yalnızca benim davetim ve görevim devam etmektedir. Ben Rabbimin katında davetimi, kıyamet gününe kadar muhafaza ettim. Peygamberler ümmetlerinin çokluğuyla övünürler. Beni mahcup etmeyin, yüzümü kara çıkarma­yın.

Bidat ve Hurafeler:

İyi dinleyin, bir kısım insanlar için elim­den bir şey gelmezken bir kısmını kurtaracağım. Ya Rabbi ashabım, diyeceğim. Ba­na, ‘Senden sonra din adına neler icat et­tiklerini bilmiyorsun’, buyuracak. Ben cen­netteki havuz başında sizi bekleyen öncünüzüm.

Miras:

Ey İnsanlar! Allah, her hak sahibinin hakkını, her varisin, mirastaki payını belirlemiştir. Varise vasiyet yapılamaz. Vasiyet terekenin üçte birini de geçemez. Babasından başkasına men­subiyet öne süren veya efendisinden başkasını veli edinen, Allah’ın, meleklerin ve bütün insanların lanetine uğrasın. Böylesinin ne azabı geri çevrilir, ne ceza yeri­ne fidye alınır.

Rasûlullah’a İttiba:

Ey İnsanlar! Dinde aşırılıktan sakının. Sizden öncekileri kesinlikle dinde aşırılık­ları helak etmiştir. Ey İnsanlar! Allah sözlerimi işitip de bel­leyene, rahmetini merhametini ihsan et­sin. Allah yüzünü ağartsın. Sözlerimi anlamadan ezberleyen birçok in­san var. Sözlerimi bilen nice insan, bu sözlerimi kendisinden daha yük­sek anlayış sahiplerine bu sözlerimi ulaş­tırır.

Bilin ki kalpler şu üç işte kin duymaz;

1-Samimiyetle Allah rızası için dinî görev­lerini yerine getirmek,

2-Müslüman idarecilere nasihat etmek,

3-İslam toplumunun birlik ve beraberliğinin gerekliliği.

Onların duaları arkalarındakileri de kapsar.

Benim dışımda benden sonra peygam­ber görevlendirilmeyecektir. Sizin dışınız­da ümmet de olmayacaktır. Rabbinizi ilah tanıyın, candan Müslümanlar olarak Rabbinize teslim olun, saygıyla Rabbinize kulluk ve ibadet edin. Rabbinizin şeriatine boyun eğin, adabına, erkanına riayet ederek beş vakit namazı aksatmadan aşikare kılın. Vicdanı, serveti, sosyal bünyeyi arındıran, berekete vesile olan zekatı verin. Ramazan orucunu tutun. Yöneticilerinize itaat edin ki Rabbinizin cennetine girersiniz

Ey İnsanlar! Yarın Beni size soracaklar. Ne dersiniz? Peygamberlik görevimi yeri­ne getirdim mi? Vazifemi yaptım mı?

Orada bulunanlar: “Evet yemin ederiz ki, tebliğ ettin, bize tavsiyelerde ve öğütlerde bulundun, böylece şehadet ederiz” dediler.

-Şahit ol ya Rabbi, şahit ol ya Rabbi, şahit ol ya Rab şahit ol ya Rab!”

İslami sohbet ve İslami konular hakkında hasbihal yapabileceğiniz  Sohbet chat kanallarımıza bağlanarak Muslumanlar.Net  ve Muslumanlar.Com web sayfalarımıza giriş yapabilirsiniz.

3 Yorumlar

  1. Merdumgiriz

    1 Haziran 2022 at 15:58

    “Rabbinizi ilah tanıyın, candan Müslümanlar olarak Rabbinize teslim olun, saygıyla Rabbinize kulluk ve ibadet edin. Rabbinizin şeriatine boyun eğin, adabına, erkanına riayet ederek beş vakit namazı aksatmadan aşikare kılın. Vicdanı, serveti, sosyal bünyeyi arındıran, berekete vesile olan zekatı verin. Ramazan orucunu tutun. Yöneticilerinize itaat edin ki Rabbinizin cennetine girersiniz.”

    Rabbim Efendimiz s.a.v’in Veda hutbesindeki son veciz nasihatlarini anlayip amel etmeyi nasip buyursun. Amin..

    Emeğine sağlık Efsane . Selam ve dua ile..

    Cevapla
  2. Kane

    2 Haziran 2022 at 03:30

    Allah (cc) bizlere peygamber efendimize layik ummet olmayi nasip etsin insallah. (Amin)

    Cevapla
  3. DeRDa

    11 Haziran 2022 at 00:58

    Cok guzel ve degerli bir paylasim Allah razi olsun Efsane .Kane ve MERDUMGİRİZ kardeslerimizinde dualarina katiliyor icten Aminn diyorum emeginize saglik…….

    Cevapla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir