İçindekiler
2021 yılı Kurban Bayramı 20 Temmuz’da başlayarak 23 Temmuz’a kadar sürecek. 19 Temmuz (Pazartesi) Kurban Bayramı arifesidir.
Sözlükte yaklaşmak, Allah’a yakınlaşmaya vesile olan şey anlamlarına gelen kurban dini bir terim olarak, Allah’a yaklaşmak ve O’nun rızasına ermek için ibadet maksadıyla, belirli şartları taşıyan hayvanı usulüne uygun olarak kesmeyi ve bu amaçla kesilen hayvanı ifade eder (İbn Abidîn, Reddü’l-muhtâr, IX, 452). Kurban bayramında kesilen kurbana udhiyye, hacda kesilen kurbana ise hedy denir.
Kurban, Kur’an-ı Kerim, Sünnet ve icmâ ile sabit bir ibadettir. Kurbanın meşru bir ibadet olduğuna dair Kur’an-ı Kerim’de deliller mevcuttur.
“ Şu halde Rabbin için namaz kıl ve kurban kes” Kevser süresi 2
“Kendileri için birtakım yararlara şahid olsunlar ve kendilerine rızık olarak verdiği (kurbanlık) hayvanlar üzerine belli günlerde (kurban adarken) Allah’ın adını ansınlar. Artık bunlardan yiyin ve zorluk çeken yoksulu da doyurun” Hac Süresi 28
“ Biz, oğluna bedel ona büyük bir kurban (fidye) verdik. Saffat Süresi 107
Kurbanla ilgili birçok hadis nakledilmiştir. Zeyd İbn Erkam’dan rivâyete göre, kurbanın ne olduğunun sorulması üzerine Nebî (s.a.s); “O, babanız İbrahim’in sünnetidir” buyurmuş. Sahâbenin, kurbanda kendileri için ne gibi bir ecir bulunduğunu sormaları üzerine de, “kurbanın her bir kılı için bir iyilik (hasene) verileceğini” bildirmiştir” (ibni Mace)
“Resûlullah (s.a.s) beyazı siyahından çok, boynuzlu iki koç kurban etti. Onun ayağını hayvanın yanlarına koyduğunu, besmele çekip tekbir getirdiğini ve eliyle onları kestiğini gördüm.” (buhari)
Hz. Âişe (r. anhâ)’den nakledilen bir hadiste de şöyle buyurulur: “Âdemoğlu için Allah katında kurban bayramı gününde kurban kesmekten daha sevimli bir amel yoktur. Bu hayvan, kıyamet günü boynuzları, kılları ve tırnakları ile gelecektir. Şüphe yok ki kurbanın kanı yere düşmeden önce, Allah’a ulaşır. Bu yüzden kurbanlarınızı gönül hoşluğu ile kesiniz” (tirmizi)
Kurban, zorunlu ihtiyaçları ve borçları dışında belirli miktarda mala sahip olan kişiye vaciptir. Hz. Peygamber (s.a.s.) imkan bulduğu halde kurban kesmeyenlerle ilgili ağır ifadeler taşıyan hadisiyle (İbn Mâce, Edâhî, 2), bir taraftan kurban ibadetinin imkan bulmaya, güç yetirmeye bağlı olduğunu ifade ederken, bir yandan da güç yetirenin kurban kesmesinin gerektiğine işaret etmektedir. Buna göre kurban ibadetiyle yükümlü olabilmek için belli bir malî imkâna sahip olmak gerekir. Kişinin malı olmakla birlikte borçlu da olsa ve borcu ile asli ihtiyaçları çıktıktan sonra nisap miktarı malı kalsa o kişi kurban keser. Fakat temel ihtiyaçları ve borçları için ayıracağı para haricinde bu kadar bir mala sahip olmayan kişinin kurban kesmesi gerekmez.
Kurban kesilirken üç defa “Bismillah Allahü ekber” denilir ve şu ayetler okunur:
“De ki: Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm hepsi âlemlerin Rabbi Allah içindir. O’nun ortağı yoktur. Bana sadece bu emrolundu ve ben Müslümanların ilkiyim.” (En’am 6/162-163)
“Ben, hakka yönelen birisi olarak yüzümü, gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Ben, Allah’a ortak koşanlardan değilim.” (En’am, 6/79)
“Teşrik” Arap dilinde etleri doğrayıp kurutmak demektir. Vaktiyle bayramın birinci günü Mina’da kesilen kurbanların etleri, bayramın 2., 3. ve 4. günlerinde güneşte kurumaya bırakılırdı. Bu sebeple bu üç güne et kurutma günleri anlamında “eyyam-ı teşrik / teşrik günleri” denilmiştir. “Tekbir” ise Allah’ı ululamak, yüceltmek demektir. Kurban bayramının arefe günü (9 zilhicce) sabah namazından başlayarak bayramın 4. gününe ikindi namazına kadar (13 zilhicce) ikindi namazı dahil farz namazlardan sonra toplam 23 defa “Allâhü ekber Allâhü ekber lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber Allâhü ekber ve lillâhi’l-hamd” cümlesini söylemeye “teşrik tekbiri” denir. İmam Ebû Yusuf ve İmam Muhammed’e göre bu tekbirlerin söylenmesi kadın-erkek her Müslümana vaciptir. Ebû Hanîfe’ye göre bu tekbirin; arefe günü sabah namazından itibaren bayramın birinci günü ikindi namazına kadar sekiz vakit, cemaatle kılınan farz namazlardan sonra söylenmesi vaciptir. Bu tekbirleri söylemek, Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre sünnet, Mâlikî mezhebine göre müstehaptır.
Değerli kardeşlerim kurban ibadetini sadece hayvanın eti olarak algılamamalıyız. Halk arasında şahid olmuşsunuzdur, “benim kurbandan şu kadar et çıkar” benim kurban çok büyüktü” vb gibi oysa Cenabı Mevlamız ayetinde ; “Onların ne etleri, ne de kanları Allah’a asla ulaşmaz. Fakat sizden ona yalnız takva ulaşır.” (Hac süresi 37) buyurmaktadır. Kurban paylaşmaktır , aldığımız kurban hayvanını kesmekten öte ibaret değildir.Dini yönünün yanı sıra ciddi sosyal içeriği olan dini bayramlarımızdan birisidir. Dostların bir araya geldiği, dargınların barıştığı bayram, aynı zamanda fakirlerin hatırlandığı, sosyal tabakalar arasında köprülerin kurulduğu bir iyilik mevsimidir. Kurban aynı zamanda paylaşmanın verdiği bir sevinçtir. Kurbanın hikmet ise sayısız nimetlere karşı Allah’a şükretmek ve günahların bağışlanmasını dilemektir. Bu vesileyle Cenabı Mevla’mız kesilen kurbanlarımızı dergahı izzetinde kabul etsin. Kurban Bayramının başta ülkemiz, islam coğrafyası ve tüm dünyaya huzur ve barış getirmesini Cenabı Mevla’dan niyaz ederek, Kurban Bayramınızı Tebrik ederim.
islami sohbet Sitemizde kurban bayramı ile ilgili kurban sohbetleri yapılmaktadır. Sizde sitemize girerek sohbete ücretsiz bir şekilde katılabilirsiniz.
Zbetl
13 Temmuz 2021 at 20:27Kurban.bayraminiz simdiden kutlu olsun