İçindekiler
Bugunki makalemizde islam dünyasında meydana gelmiş olan salgın hastalıkların geçmişine gitmek istiyoruz. Filistin deki Amvas köyü, Amvas Taunu islam dünyasında meydana gelen hastalıkların başlangıcı ve en önemlisi diyebiliriz. Amvas ibranice “katlı su” manasına gelmektedir. Köyün bulundugu konum Kudüs yolu üzerindedir. Geçmişte orduların geçiş güzergahı idi.
İslam ülkeleri ve Arap dünyası elbette ki dış dünyadan bağımsız değildiler. Bilhassa Avrupa, Afrika ve Asya’nın uzak-yakın bölgelerinde zuhur eden olaylar, er geç Müslümanların bölgelerini etkisi altına alıyordu.
işte bu etkilerden bir taneside Salgın hastalıklar idi İslam tarihinde daha çok akıllarda salgın hastalığın ilk çıktıgı yer olarak kalmıştır.
“Amvâs Taunu” (Kara Ölümü: Vebası), ismini alan bu hastalık birçok İslam kişiliğinin (özellikle sahabe-i kiramın) ölümüne yol açmasından ötürü tarihe geçmiştir.
İkinci Halife Ömer; fetih amacıyla Ürdün,Suriye,Irak ve Filistin üzerine asker göndermeye başladı. Bu fetihlerden birinin komutanı olan Amr bin As, sözü geçen Amvâs köyünü fethetmişti. MS 638 yılında köyde çıkan veba salgını, aynı yıl gelen kıtlık ve sürekli çatışmalardan ötürü gayet şiddetli oldu.
Salgının ortaya çıktığı günlerde, Halife Hz. Ömer, Suriye bölgesine doğru, yeni fethedilen toprakların tanzim ve teftişi için yola çıkmıştı. Bölge sınırlarına geldiğinde Halife ve beraberindekilere salgın haberi verildi.
Hz. Ömer r.a, etrafında yer alan yol arkadaşlarıyla beraber çeşitli istişareler yaptıktan sonra, salgının olduğu yere girmek tehlikeli olduğundan Medine’ye dönmeye karar verdi. Bu durumu haber alan Suriye genel valisi Ebû Ubeyde bin Cerrâh r.a, Hz Ömerin bu kararı almasından pekte memnun olmadı. ve Emre itiraz etti. Halife Hz Ömer, onun itirazlarına yanıt verdi ama Ebu Ubeyde bin Cerrahı bi türlü ikna edemedi. ve bunun Sonucunda Vali, vebadan vefat etti.
Mısır ve Irak üzerinden bölgeye yiyecek, içecek ve gıda takviyesi gönderilmesini emretti. Bölgeye giden etlerin kurutulmuş olarak verilmesini emretti. Vebadan dolayı Hastalanıpta evinden çıkamayan kişilerin evlerine yemek götürüleceğine binaen bir kararname yayınladı.
Salgının bitmesinin ardından Halife Hz. Ömer r.a, bizzat bölgeye kendisi gitti. ve Bölgede Develer kestirip etini bizzat kendi elleriyle dağıtan Hz Ömer r.a, muhtaç olanlara yardım edilmesini istedi. Salgından etkilenenlere, durumları iyileşene kadar aylık gıda yardımı yapılmasını emretti
İki-üç hafta süren bir çalışma sonucu, salgından vefat eden kişilerin miraslarını, İslâm hukukuna uygun olarak akrabalarına dağıttı. Kimsesi kalmamış olanların malını fakirlere dağıttı. Boş kalan makam ve mevkilere çeşitli siyasî atamalar yaptırdı. Hızlı bir şekilde askerî önlemleri de alan Halife, kriz yönetimini çok az bir zararla atlattırmıştır.
Mısır’da ortaya çıkan salgında bir çok insan öldü. Bundan iki sene sonra, Basra’da oldukça etkisini gösteren bir salgın daha ortaya çıktı.
Sel sularının önüne geleni sürükleme gibi bu ölümcül salgın, “Carif Taunu” diye adlandırılmaktadır. Üç günde 70 bin kişinin bu vebadan öldüğü rivayet edilmektedir.
Peygamber Efendimiz s.a.v nin sahabe-i kiramından olan Enes b. Malik’in, Basra’da oturan evlatlarından ve torunlarından 80 civarı kişinin de bu vebada yaşamını yitirdigi rivayet edilmektedir.
ve Şuan yıl 2020-2021 bizlerde böylesi bir veba ile imtihan oluyoruz. o bakımdan ben muslumanım bana bişey olmaz diye ortalıkta dolaşmamamız lazım. dikkat edip her zaman tevekkül etmemiz tedbirimizi alıp takdiri Rabbimize bırakmamız lazım
Rabbim bizleri salgınlardan mahfuz ve muhafaza eyleyip imanını yanına yoldaş alıp ahirete giden kullarından eylesin.
Selam ve dua ile…